"Biz çalarken, mülkiyet daha icat edilmemişti"
Çingene Atasözü

Zaman Zaman


     Modern zaman, mekanik saattir.. Parçalara bölünmüş, birbirini takip eden, öngörülebilir ve birbirinin aynı dilimler... Asla sona ermeyecekmiş gibi görünür. Döner, döner.
     Modern zamanda her gün aynıdır, rakamlarla bölünmüştür. Modern zamanın saatinde alarm kurulabilir. Uyunacak, uyanılacak, çalışılacak ve sevişilecek anlar sayılarla belirlenmiştir. Rakamların peşinden koşar durur onun mahkumu.
     Post-modern zaman, dijital saattir. Bütünlüğü görülmez. Her an kendine özgüdür. Ama her gün tekrar eder. Sınırları vardır. Belirli bir limiti vardır. Her şey  bu limit içerisinde var olur. Var olabilecek olasılıklardan sadece bir kısmının gerçekleşmesine izin vardır. Eğer belirlenmişlerin dışına çıkarsa saat, bozulmuş olur. Ve elbette, o da alarmlıdır.
     Pre-modern zaman kum saatidir. Sona ereceği başladığı anda bellidir. Her anı orijinaldir, birbirinden farklıdır. Dönüp durmaz, akar. Ancak kullanıcısının iradesiyle yeniden başlatılabilir. Sürekli bir ölçüm halinde değildir. İhtiyaç anında vardır. Ve alarmlanamaz.

Modern ve post-modern saatler her yerde aynıdır. Özgün değil, bir örnektir. Seri üretimdir. Pre-modern saat özgündür. Kimi uzun, kimi kısa...

Hiç yorum yok:

sayın seyirciler